1 ay önce | Okunma Sayısı : 103
İsrail’in son dönemdeki Doha saldırısı ve bölgesel yayılmacı söylemleri, Ankara’da diplomatik ve askeri düzeyde teyakkuzda. Tel Aviv yanlısı yorumcuların hedef olarak Türkiye’yi işaret etmesi, jeopolitik tansiyonu daha da artırdı.
İsrailli akademisyen Meir Masri’nin sosyal medyada yaptığı “Bugün Katar, yarın Türkiye” açıklaması ve ABD’li analist Michael Rubin’in NATO üyeliğini sorgulayan yorumları, Türkiye’nin Tel Aviv’in uzun vadeli bölgesel planlarında bir sonraki hedef olabileceği yönündeki endişeleri körüklüyor.
Türkiye sert tepki verdi
Cumhurbaşkanlığı danışmanlarından biri, İsrail’e yönelik alışılmadık derecede sert bir dil kullanarak, “Yakında dünya, haritadan silinmenizle barışacak” açıklamasını yaptı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ağustos ayında İsrail ile ekonomik ilişkilerin askıya alındığını duyurarak ilk misilleme adımını atmıştı.
‘Büyük İsrail’ vizyonu ve Ankara’nın kırmızı çizgileri
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun açıkça destek verdiği “Büyük İsrail” söylemleri, Ankara tarafından sadece ideolojik bir retorik değil, aynı zamanda jeopolitik bir tehdit olarak görülüyor. Hakan Fidan, bu vizyonun amacının “İsrail’in komşularını zayıf ve bölünmüş halde bırakmak” olduğunu vurguladı.
Suriye’de gizli rekabet kızışıyor
İki ülkenin Suriye sahasındaki çıkar çatışmaları dikkat çekiyor. Türkiye, merkezi ve üniter bir Suriye’yi savunurken, İsrail federal ve özerk yapılarla bölünmüş bir Suriye’yi tercih ediyor. Ankara, Humus ve Hama gibi bölgelerde askeri üs araştırmaları yaparken, İsrail bu noktaları bombaladı.
Emekli amiral Cem Gürdeniz, İsrail’in Kıbrıs’ta Yunanistan ve Rum yönetimiyle geliştirdiği askeri ilişkileri, “Mavi Vatan’ı kuşatma” stratejisi olarak yorumladı.
ABD garantisi sorgulanıyor
Katar’ın ABD nezdindeki “NATO dışı önemli müttefik” statüsüne rağmen İsrail saldırısına uğraması, Ankara’da şu soruyu gündeme getirdi: ABD, Türkiye’ye yönelik olası bir saldırıyı gerçekten kendi saldırısı gibi görür mü?
İsrail, doğrudan değil ama dolaylı çatışma peşinde
Uzmanlara göre, Tel Aviv’in Türkiye’ye karşı konvansiyonel bir askeri saldırı ihtimali düşük. Ancak gizli operasyonlar, vekil çatışmalar ve hava saldırılarıyla Türkiye’nin bölgedeki etkisinin hedef alınması ihtimali daha yüksek.
King’s College’tan Andreas Krieg, İsrail’in Türkiye’ye yönelik tehdidinin “dolaylı yollarla Türk çıkarlarını hedef almak” şeklinde tezahür edeceğini, Ankara’nın bu tehditlere karşı hava savunma sistemleri, istihbarat altyapısı ve bölgesel ittifaklar ile denge kurmaya çalıştığını belirtiyor.
Jeopolitik denklem karmaşıklaşıyor
Ankara, Katar, Ürdün ve Irak gibi ülkelerle bölgesel işbirliğini artırırken, aynı zamanda ABD ile iletişim kanallarını açık tutmaya çalışıyor. Ancak bölgede güç dengeleri hızla değişirken, Türkiye’nin Suriye, Doğu Akdeniz ve Güney Kafkasya gibi stratejik alanlarda daha güçlü pozisyonlar alması bekleniyor.
El Cezire - Elis Gjevori