1 ay önce | Okunma Sayısı : 88
CHP’de kurultay öncesi kayyum tartışması büyüyor
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 15 Eylül’de görülecek kurultay davası öncesinde, partide yaşanan gelişmelere ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile 10 gün önce görüştüğünü açıklayan Özel, kamuoyunda tartışılan “kayyum” iddialarına da net bir yanıt verdi.
Özel, “Pazartesiden alınacak karardan endişem yok. Bu mesele CHP’yi tartıştırmak için ortaya atıldı. Kemal Bey’in böyle bir karara tenezzül edeceğini düşünmüyorum” dedi.
“Partiyi karıştırmak isteyen özel aparatlarla karşı karşıyayız”
Sözcü TV’de Uğur Dündar’a konuşan Özel, bazı isimlerin kasıtlı olarak süreci provoke ettiğini belirterek, “CHP’de parçalanma yok, birleşme var. ‘İninize girdik’ diyenler var, yüzlerine tükürmek bile israftır” ifadelerini kullandı.
Kurultay için İstanbul delegeleri dışındaki tüm delegelerden bir buçuk günde bin imza toplandığını hatırlatan Özel, “Kayyum da gelse partiyi kongreye götürecek. Altı gün sonra seçim olur” diyerek kararlılık mesajı verdi.
“Kılıçdaroğlu ile aramızda husumet yok”
Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmeye de değinen Özel, “Bana genel başkana ne söylemesi gerektiğini dikte etmek düşmez. Aramızda gerginlik ya da husumet yok” dedi.
Kurultay davasında mutlak butlan kararı çıkması ve Kılıçdaroğlu’nun olası kayyum atanması iddialarına ilişkin soruyu ise şu sözlerle yanıtladı:
“Kemal Bey’in partiden atılması meselesi provokatif bir soru. Biz onu baş tacı yapmak isteriz. Böyle bir karar çıkmayacağını ve Kemal Bey’in böyle bir şeye tenezzül etmeyeceğini düşünüyorum.”
“Ekrem İmamoğlu yargılanıyor çünkü Erdoğan’ı yenmiş”
Programda İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diploması ve hakkında açılan davaya da değinen Özel, yaşanan süreci "kişiye özel yargılama" olarak nitelendirdi. Özel, “Yatay geçiş yapan 25 kişi var ama sadece İmamoğlu yargılanıyor. Suçu, Erdoğan’ı dört kez yenmiş olması. Beşinciye niyetlenince dava açılıyor” ifadelerini kullandı.
Özel, 17 yaşında üniversiteye yatay geçiş yapan bir gencin 35 yıl sonra siyasi yasak tehdidiyle karşı karşıya bırakılmasının “utanç verici” olduğunu da söyledi.