1 ay önce | Okunma Sayısı : 103
Ekrem İmamoğlu, Fransız gazetesi Le Monde’da yayımlanan yazısında hakkındaki dava süreçlerini "Kafkavari" olarak nitelendirip diplomasının İstanbul Üniversitesi tarafından iptal edildiğini ve bunun amacının cumhurbaşkanlığına adaylığını engellemek olduğunu ileri sürdü. Silivri’de tek kişilik hücresinden kaleme aldığı yazıda Kafka’nın Dava romanına atıf yaparak yargı süreçlerindeki belirsizlikleri, keyfiliği ve açıklama eksikliğini vurguladı. Yazı, üniversite diploması, adli ve idari müdahaleler ile daha geniş demokratik ve hukuki kaygılara dair iddiaları içeriyor.
Le Monde'daki yazının ana iddiaları
İmamoğlu yazısında, 1994 yılında aldığı diplomasının 18 Mart'ta İstanbul Üniversitesi tarafından iptal edildiğini; dekanın kararın hukuka aykırı olduğunu düşündüğü için istifa ettiğini belirtti. İdari dava açtığını; lehine ara karar verilince hakimi değiştirmek için Hâkimler ve Savcılar Kurulu müdahalesi olduğunu öne sürdü. Ayrıca diploma konusundaki ceza davasında savcının somut belge veya fiil göstermediğini; bu nedenle suçlamaların belirsiz ve keyfi olduğunu savundu.
Diploma iptali ve siyasi bağlam
İmamoğlu, diplomanın iptalinin arkasındaki amacın kendisini 2028 Cumhurbaşkanlığı seçiminde engellemek olduğunu ifade etti. İktidarın gözünde esas “suç”unun İstanbul’u üç kez kazanmış olması ve 2028 seçimlerinde adaylığının yarattığı siyasi risk olduğunu belirtti. Yazıda, hakaret, yolsuzluk ve terörle ilişkilendirilen diğer davalara da atıf yapılarak bunların siyasi motivasyonlu olduğu vurgulandı.
Kafka ve Orwell göndermesiyle hukuki eleştiri
Yazıda Kafka'nın Josef K. karakterine yapılan gönderme ile yargı süreçlerindeki belirsizlik betimlendi; ayrıca George Orwell’ın 1984’ündeki kavramlar hatırlatılarak temel demokratik değerlerin korunması çağrısı yapıldı. İmamoğlu, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan haklarının güvence altına alınmasının hem iç huzur hem de uluslararası güvenilirlik açısından önemli olduğunu savundu.
Siyasi ve toplumsal sonuçlar
İmamoğlu, 24 Mart’ta 15 milyondan fazla seçmenin ön seçimiyle Cumhurbaşkanı adayı gösterildiğini hatırlatarak, "Kafkavari" davaların aşılacağına dair kararlılık mesajı verdi. Yazısı, demokratik değerlerin korunması, bağımsız yargı talebi ve kamuoyuna açık tartışma çağrısı niteliği taşıyor.
Anka