1 ay önce | Okunma Sayısı : 102
DEM Parti’den barış komisyonunda zehirli dil tepkisi
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 10. ve 11. toplantılarında yaşanan gerginliğe ilişkin DEM Parti komisyon üyeleri yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, bir davetlinin kullandığı ayrıştırıcı ve nefret içeren dile sert tepki gösterilerek, “Barış dilde başlar. Zehirli bir dille barış inşa edilemez” denildi.
“Barış değil, çözümsüzlük sunumu yaptı”
DEM Parti’li üyeler, toplantılarda farklı fikirleri demokratik olgunluk içinde dinlediklerini belirterek, bugünkü oturumda konuşan bir kurum temsilcisinin, "barışa hizmet etmeyen, ayrıştırıcı, cinsiyetçi ve nefret içeren bir dil kullandığını" vurguladı. Açıklamada, bu konuşmanın komisyonun çalışma ortamını zehirlemeye yönelik olduğu ifade edildi.
“Komisyonu terk etmedik, tepki gösterdik”
Bazı basın organlarında yer alan “DEM Parti komisyonu terk etti” yönündeki haberlere de yanıt verilen açıklamada, komisyonun terk edilmediği, yalnızca ilgili kişinin konuşması bitene kadar oturumdan çıkıldığı belirtildi:
“Barışın diline dikkat çekmek için konuşma süresince salondan ayrıldık. Bu bir terk ediş değil, ilkesel bir tutumdur.”
“Avrupa Konseyi’nin umut hakkı kararı tarihi önemde”
DEM Parti üyeleri ayrıca Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin “umut hakkı” konusunda aldığı karara dikkat çekerek, bu kararın barış sürecinde önemli bir yere sahip olduğunu ve komisyonun bu önerileri dikkate alması gerektiğini vurguladı.
“Komisyon barış sürecinin mutfağı olmalı”
Açıklamada, komisyonun sadece istişari değil, yasal süreçlerin hazırlayıcısı olması gerektiği de ifade edildi. İnfaz yasaları, Terörle Mücadele Kanunu (TMK), Türk Ceza Kanunu (TCK) ve yerel yönetimlerle ilgili demokratikleşme paketlerinin bu komisyon aracılığıyla TBMM gündemine taşınması çağrısı yapıldı.
“Dilde özen, ortak akıl ve barış dili önceliğimiz”
DEM Parti milletvekilleri, barış ve demokratik çözüm sürecinde dilin önemine vurgu yaparak açıklamalarını şu sözlerle tamamladı:
“Dilde özen ilkesinin en yılmaz savunucularındanız. Aklı ve vicdanı zehirleyen yaklaşımlara karşı durmaya devam edeceğiz.”